Sehpalarında sarıkla sallandığımız
Sabahlara sorun bizi
Suçumuz adımızda saklıdır
Düşmana ölüm yağdırdığımız Hamidiye
Yürür üstümüze
Şaşkınız
Öfkeliyiz
Söylenmez, biz hangi suçtan ölmeliyiz?
Ölüme değil
Ölümden değil gardaş
Biz dili bağlı
Gitmeye yanarız
Savrulsun sarığımız
Erzurum’dan Rize’ye
Maraş’tan Konya’ya
Umudun dili olsun
Bir gün konuşur devleşen bedenimiz
Sevdamızla mayaladığımız bu toprak
Ahdimize nankörlük etmez
Ölüme değil
Ölümden değil gardaş
Biz dili bağlı
Gitmeye yanarız
Savrulsun sarığımız
Erzurum’dan Rize’ye
Maraş’tan Konya’ya
Umudun dili olsun